Bahçeli'ye Davutoğlu'ndan Kritik Uyarı: Etnik ve Mezhebi Kimlik Tehlikesi!

Gelecek Partisi'nin lideri Ahmet Davutoğlu, gazeteci Barış Terkoğlu’na MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “bir Kürt ve bir Alevi cumhurbaşkanı yardımcısı bulunsun” ifadeleriyle ilgili çarpıcı yorumlarda bulundu.

Gazeteci İsmail Saymaz’ın ilk olarak gündeme getirdiği ve Bahçeli’nin milletvekilleriyle gerçekleştirdiği bir toplantıda dile getirdiği bu öneriye dair şunları kaydetti:

“Sayın Bahçeli, bu önerisini net bir şekilde açıklamalı. Eğer bu fikir, sürecin sağlığı için geçici bir öneri olarak dile getirilmişse tartışmaya açık olabilir. Ancak eğer bunu kalıcı bir sistem olarak teklif ediyorsa, bu son derece tehlikeli. Böyle bir durumu asla kabul edemem.”

“BU YAKLAŞIM TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞLARININ EŞİTLİĞİNE ZARAR VERİR”

Davutoğlu, önerinin kalıcı hale gelmesi durumunda devlet yapısında kalıcı bir ayrımcılığın ortaya çıkabileceği konusunda uyardı:

“Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının eşitlik anlayışını zedeler. Diğer taraftan, bu şu anlama gelir: Bir Kürt veya Alevi’nin cumhurbaşkanı olması mümkün değildir. Lübnan’da bir Sünni siyasete başlarken cumhurbaşkanlığına aday olamayacağını bilmektedir. Bir Şii’nin meclis başkanı olacağını ama başbakan olamayacağını bilmesi gerektiği gibi. Irak'ta da benzer bir şekilde etnik ve mezhepsel temsillere dayalı pozisyonlar belirlenmiştir. Eğer Türkiye’de bu tür bir model benimsenirse, milli devlet anlayışına büyük bir darbe vurabilir.”

“LİYAKAT VE MİLLİ İRADE ÖNCELİKLİ OLMALI”

Davutoğlu, Türkiye’nin anayasası çerçevesinde etnik veya mezhepsel kimlikler yerine liyakat ve halk iradesinin esas alınması gerektiğini vurguladı:

“Türkiye’de herkes milli irade ile seçildiğinde cumhurbaşkanı olabilir. Her birey liyakat ve ehliyet temelinde cumhurbaşkanı yardımcısı olma fırsatına sahip olmalıdır. Bugün zaten bu bağlamda Zaza-Kürt kimliğine sahip olan Cevdet Yılmaz, cumhurbaşkanı yardımcılığı görevini yürütmektedir. Ancak görevler kimliklere göre tanımlanamaz.”

LÜBNAN VE IRAK MODELİ İTİRAZI

Ahmet Davutoğlu’nun açıklamaları, Ortadoğu’da etnik ve mezhepsel temsillere dayanan sistemlere atıfta bulunarak, Türkiye'nin benzer bir yapıya kaymaması gerektiğine yönelik güçlü bir uyarı olarak yorumlanıyor. Davutoğlu, Bahçeli’nin bu ifadelerinin “geçici bir öneri” mi yoksa “kalıcı bir sistem modeli” mi olduğunun açıklığa kavuşturulmasını talep etti.