Kudüs Turları Savaşın Gölgesinde! Filistinlilerin Kırgınlığı ve Ankara'nın Rolü

Türkiye'den Kudüs'e düzenlenen turlar, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına rağmen farklı güzergâhlarla sürüyor. Kudüs rehberi Kubilay Özdemir, KARAR'a yaptığı açıklamada, Türkiye-İsrail ilişkilerine dair haberlerin ardından Filistinlilerin Türk yönetimine bazı kırgınlıklar hissettiğini, ancak bağların devam ettiğini vurguladı. Özdemir, "Türklerin bu kadar sessiz kalmasını beklemiyorlardı. 'Bu, Türkler değil' diyorlar.

Kudüs Turları Savaşın Gölgesinde! Filistinlilerin Kırgınlığı ve Ankara'nın Rolü

RUKEN ÖZALP

İsrail’in 7 Ekim tarihinde Filistin topraklarına başlattığı saldırılara rağmen, Türkiye’den Kudüs’e yapılan turlar belirli değişikliklerle devam ediyor. Savaş koşullarına rağmen Kudüs gezileri düzenleyen rehber Kubilay Özdemir, KARAR’a verdiği röportajda, güzergâhlarındaki değişiklikleri, bölgeye olan ziyaretçi ilgisini ve Filistinlilerin Türk idarecilere karşı duygularını aktardı. Özdemir, Türkiye-İsrail işbirliği hakkında çıkan haberlerin Filistinliler arasında bazı olumsuz duygular oluşturduğunu, ancak genel olarak sevgide bir azalma olmadığını ifade etti.

DÖNÜŞEN GÜZERGAHLAR: İSRAİL'E UÇUŞ YOK

Özellikle savaş öncesinde Tel Aviv üzerinden gerçekleştirilen Kudüs turlarının, hava sahasının kapanmasıyla artık Ürdün üzerinden sürdürüldüğünü belirten Kubilay Özdemir, süreci şu şekilde açıkladı:

“7 Ekim'den önce Tel Aviv'deki Ben Gurion Havalimanı'na inerek Kudüs'e geçiş yapıyorduk. Fakat savaşın başlamasıyla birlikte THY ve Pegasus uçuşları durduruldu. Şimdi Ürdün üzerinden Queen Alia Havalimanı'na yöneliyoruz. Oradan karayoluyla sınırı geçiyoruz. Bu süreçte girişlerde bazen 7-8 saate varan beklemeler yaşayabiliyoruz. Bu yeni güzergâhta Batı Şeria, El Halil, Eriha ve Kudüs programlarımızı sürdürüyoruz.”

Özdemir, programlarından kaldırılan Yafa hakkında, “Yafa birçok Osmanlı eseri ve camilere ev sahipliği yapıyor. Ancak sahil bölgesi olduğu için saldırılara daha açık. Tel Aviv de İsrail’in en yüksek yaşam maliyetine sahip şehirlerinden biri. Güvenlik ve maliyet nedenleriyle Yafa'yı programımıza dahil etmiyoruz. Talep olursa Hayfa ve Akka gibi kuzey bölgelerine yöneliyoruz.” diye konuştu.

VİZE ENGELİ AZALDI

Bir dönem vize sorunları ile karşılaşsalar da bu süreçte iyileşmeler yaşandığını dile getiren Özdemir, “Yerel tur acenteleri ‘Turizm kritik bir sektördür’ diyerek baskı yaptılar. Şu anda vize alma süreci daha kolay hale geldi,” şeklinde bilgi verdi.

Savaşın başlangıcında ziyaretçi sayısında önemli bir düşüş yaşansa da, ilginin yeniden artmaya başladığını belirten Özdemir, “Yılda ortalama 30-40 bin Türk Kudüs’e giderken, bu sayı 4-5 bine geriledi. Ancak hâlâ soran çok; ‘Nasıl gidiyorsunuz?’ diye. Kudüs, aslında her zaman savaşın tam göbeğinde olmadı. Sadece bazı durumlarda baskınlar ve gaz bombaları ile karşılaşıyoruz, buna da alıştık.” ifadelerini kullandı.

‘TÜRKİYE'NİN PASİF KALMASI BEKLENMİYORDU’

Özdemir, Türkiye’nin İsrail ile olan ticaretinin Filistinliler üzerindeki etkisi hakkında şunları söyledi:

“Türkiye-İsrail işbirliğine dair çıkan haberlerin ardından Filistinlilerin Türk ziyaretçilere karşı tutumlarında bazı kırgınlıklar oluşmasına rağmen, hâlâ Türkleri seviyorlar. Ancak Ankara'nın bu kadar pasif kalacağını beklemiyorlardı. ‘Türkler bu şekilde davranmaz’ diyorlar. Bununla birlikte, hâlâ derin bir sevgi var.”

SAVAŞIN GÖLGESİNDE BİR GEZİ

Mescid-i Aksa’ya girişlerde zaman zaman Türk gruplarına zorluklarla karşılaştıklarını ifade eden Kudüs rehberi Kubilay Özdemir, “Bazen grupları kapıdan geri çevirebiliyorlar. Bu durum aslında yeni değil, geçmişte de benzeri sorunlar yaşanıyordu.” şeklinde düşüncelerini aktardı.

‘GÜVENLİK YOK, KISACA İSRAİL İSTEDİĞİNİ YAPAR’

Ziyaretçiler için herhangi bir özel güvenlik önlemi alınmadığını vurgulayan Özdemir, İsrailli askerlerin tavırlarının genellikle olumsuz olduğunu belirterek, “Askerler iyi davranmıyor, zorbalık yapabiliyorlar. Güvenlik tedbirleri yok. İsrail bir şey yapmayı isterse zaten bunu yapar, dolayısıyla önlem almak da pek anlamlı değil.” dedi.

“İSRAİL’İ RAHATSIZ ETMEYE DEVAM ETMELİYİZ”

Kubilay Özdemir, Kudüs ziyaretlerinin bir turizm faaliyetinden çok daha önemli olduğunu vurgulayarak, “Bu sadece bir seyahat değil. Orada ciddi insan hakları ihlalleri yaşanıyor. Osmanlı'nın mirası hâlâ canlı. Kudüs, Osmanlı’dan 108 yıl önce elden çıkarıldı, ama hâlâ Osmanlı’nın ruhunu taşıyor. 2-3 gün bile kalsak Kudüs’ün boş bırakılmaması gerektiğini düşünüyorum. Mescid-i Aksa’da yapılan bir namaz bile İsrail’i büyük ölçüde rahatsız ediyor.” yorumunu yaptı.

KUDÜS BİLİNCİ ONARILMALI

Kubilay Özdemir, Kudüs’ün yalnızca bir bölgeden ibaret olmadığını, İslam dünyasının merkezi olduğunu belirtirken, özellikle genç neslin bilinçlendirilmesine vurgu yapıyor.
Bu bağlamda şunları dile getirdi:

“Mescid-i Aksa’nın ne anlama geldiğini, Kudüs’ün neden bu denli değerli olduğunu önce biz anlamalıyız. Kudüs bilinci oluşturmadan ne o yeri koruyabiliriz ne de Filistinli mazlumların sesini duyurabiliriz.”