Küresel Salgın Alarmı! 20 Yıl Sonra Geri Dönen Virüs 3'te Bir Nüfusa Bulaştı!
20 yıl önce tüm dünyada kaygı yaratan virüs yeniden gün yüzüne çıktı. Bu virüsün en tedirgin edici yönlerinden biri ise henüz bir tedavisinin bulunmaması. DSÖ, bu gelişmeler üzerine "Küresel salgın" uyarısında bulundu. Konuyla ilgili tüm detaylar için okumaya devam edin.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), yaklaşık 20 yıl önce global bir krize yol açan ve zamanla unutulmaya yüz tutan chikungunya virüsü için acil bir küresel eylem çağrısında bulundu! Hint Okyanusu'ndan kaynaklanan ve nüfusun üçte birini etkileyen bu salgının Avrupa'ya sıçrayarak yerel enfeksiyonlara neden olması, uzmanları ve sağlık kuruluşlarını en üst düzeyde alarma geçirdi. En büyük endişe, bu ağrılı hastalığın mevcut bilinen bir tedavisinin bulunmamasıdır.
DSÖ YETKİLİSINDEN UYARI: "TARİH TEKRARLANIYOR!"
DSÖ'nün Tıbbi Yetkilisi Dr. Diana Rojas Alvarez, Cenevre'de yaptığı açıklamada mevcut durumu, "Tarihin tekrarlandığını görüyoruz," şeklinde ifade etti. 2004-2005 yıllarında yarım milyondan fazla bireyi etkileyen küresel salgına atıfta bulunan Rojas Alvarez, virüsün yine aynı adalardan hızlı bir şekilde yayıldığını vurguladı. DSÖ’ye göre, dünya genelinde 119 ülkede yaklaşık 5,6 milyar insan bu virüsün risk altında bulunuyor.
O ADADA NÜFUSUN ÜÇTE BİRİ ENFEKTE EDİLDİ!
2025 yılının başında patlak veren son salgın, Hint Okyanusu'ndaki La Reunion, Mayotte ve Mauritius gibi adalarda korkunç bir boyut kazandı. Tahminler, La Reunion adasında nüfusun yaklaşık üçte birinin virüs ile enfekte olduğunu göstermektedir. Salgın, Madagaskar, Somali ve Kenya gibi Afrika ülkeleri ile Hindistan ve Güneydoğu Asya'da da hızla yayılmaya devam ediyor.
EN BÜYÜK KAYGI: VİRÜS AVRUPA’DA YAYILMAKTADIR!
Uzmanları alarm durumuna geçiren en kaygı verici gelişme, virüsün Avrupa'ya geçiş yapması ve bu durumu daha da kötüleştirerek yerel olarak yayılmaya başlamasıdır.
Fransa'da Mayıs ayından bu yana seyahat kaynaklı yaklaşık 800 vaka kaydedilmiştir.
Daha da kaygı verici olan durum ise, ülkede güneyde seyahatle bağlantısı olmayan, doğrudan yerel sivrisinekler tarafından bulaşan 12 vakadan bahsedilmektedir.
Geçtiğimiz hafta İtalya'da da yerel bir bulaş vakası tespit edildi.
Bu durum, tehlikeli virüsün Avrupa'daki "kaplan sivrisineği" nüfusuna yerleştiğine ve salgının seyahat ile bağımsız bir şekilde büyüme riski taşıdığına işaret ediyor.
TEDAVİSİ YOK! "KAPLAN SİVRİSİNEĞİ" GÜNDÜZLERİ AKTİF
Dengue ve Zika virüslerini de taşıyan "kaplan sivrisineği" (Aedes türü), chikungunya virüsünü insana bulaştırmaktadır. Ancak bu virüsün bilinen herhangi bir spesifik tedavi veya aşısı mevcut değildir. Hastalara genellikle ateş düşürücü ve ağrı kesici gibi semptomları hafifletmeye yönelik destekleyici tedaviler uygulanmaktadır. Bu sivrisinek türünün en tehlikeli özelliklerinden biri gündüz saatlerinde aktif olmasıdır, bu da virüsün kalabalık ortamlarda çok daha hızlı yayılmasına yol açmaktadır.
DSÖ, virüsün yayıldığı bölgelerde yaşayan veya bu bölgelere seyahat edecek kişiler için kritik öneme sahip korunma yöntemlerini şöyle sıralayarak vurguladı:
- Sivrisinek kovucu spreyler kullanmak.
- Özellikle gündüzleri dışarıda vakit geçirirken uzun kollu giysiler ve pantolonlar giymek.
- Kapı ve pencerelerde sineklik kullanmak.
Chikungunya virüsünün Avrupa'da yerel olarak yayılmaya başlaması, dünya sağlık sistemleri için yeni ve ciddi bir tehdit olarak değerlendirilmektedir. Bu durum, tüm ülkelerin ve bireylerin sivrisinek ile mücadele ve kişisel koruma önlemleri konusunda son derece dikkatli olması gereken bir dönemi başlatıyor.